Transistör
Transistör Nedir ?
Transistörün Çalışma Prensibi
Transistör yan yana birleştirilmiş iki PN diyodundan oluşan, girişine uygulanan sinyali yükselterek akım ve gerilim kazancı sağlayan, gerektiğinde anahtarlama elemanı olarak kullanılan yarı iletken bir devre elemanıdır.
Uygulamada 100000 'e yakın çeşidi bulunan ve her geçen gün yeni özelliklerde üretilen transistörler temel olarak bipolar ve unipolar olmak üzere iki gruba ayrılır. Bipolar transistörler NPN ve PNP olmak üzere iki tiptir.
Üç kutuplu devre elemanları olan transistörlerin kutupları; Emiter (E), Beyz (B) ve Kollektör (C) olarak adlandırılır. Emiter (yayıcı); akım taşıyıcıların harekete başladığı bölge, Beyz (taban); transistörün çalışmasını etkileyen bölge ve Kollektör (toplayıcı); akım taşıyıcıların toplandığı bölgedir.
Transistörün Tarihçesi
Transistör ilk olarak 1947 yılında, elektroniğin temek yapı taşı olarak William Shockley başkanlığında, John Bardeen ve Walter Brattain ile oluşan güçlü bir ekip tarafından yapılmıştır.Bardeen ve Brattain ikilisi, radyo ve telefon sinyallerinin alınması, güçlendirme ve yansıtılmasında kullanılan termiyonik denen kapaklara karşı bir seçenek bulmak için uğraşmakatadırlar, ve çabuk kırılan ve oldukça pahalıya mal olan bu lambaların, ısınması içinde belli bir süre geçmesi gerekiyordu. Ayrıca bu sistem çok fazla elektrik tüketimine sahipti.Ekip transistörü ilk olarak, germanyum denen yarı iletken tabakadan yapmış olup, bunu radyo devresine takmışlardır. Bu sayede daha az enerji ile, ses sistemi olduğundan daha fazla yülseltilmiştir.Fakat daha sonraları, Ge’un yüksek sıcaklıklara dayanamadığı fark edildi. Ve Ge gibi yarı iletken madde olan, Si (silisyum) tabakası kullanmaya başladılar. Ve akımı, saniyenin 100 milyonda 1'i kadar iletebilen bir transistör yapıldı. Ve bu elektronik devre elemanı sayesinde, bir çok elektronik cihaz hayatımızı kolaylaştırdı.
İlk Transistör |
Transistörün Çalışma Prensibi
Devrenin girişine uygulanan sinyali yükseltir ve devrede akım gerilim kazancı sağlar. Gerektiğinde anahtarlama olarak da kullanılan bir yarı iletken devre elamanıdır.
Bipolar Junction Transistör (BJT), çift yüzeyli transisör olup, 2 tane N, 1 tane P (NPN) veya 2 tane P, 1 tane N (PNP) birleşiminden oluşur.
Transistörler 3 kutuplu devre elemanıdır ve devre sembolü üzerinde orta kutup olan Beyz (B) kutubu, okun olduğu kutup Emiter (E) ve diğer kalan kutup ise kollektör (C) kutubu olarak adlandırılır.
Beyz (B), Emiter (E) ve Kollektör (C) birbirleri ile alakalı olup, Beyz (B) akım şiddetine göre Kollektör (C) ve Emiter (E) akımı ayarlanır. Bu yapılan ayar akımı, kazanç faktörüne göre değişmektedir.
- Beyz (B) ve Emiter (E) kutubu doğru yönde, Beyz (B) ve Kollektör (C) kutbu ters yönde polarlanmalıdır. Bu çalışma biçimine ise transistörün aktif bölgede çalışması adı verilir.
- Beyz (B) akımı olmadan, Emiter (E) ve Kollektör (C) kutbundan akım geçmez, bu olaya transistör kesimdedir denir.
- PN jonksiyonlarının karakteristiği, transistörün çalışması için oldukça önemelidir. Yani Silisyum tabakalı transistör’ün çalışması için 0.7 volt luk eşik gerilimi, Germanyum tabakalı transistör için ise, 0.3 voltluk eşik gerilimine ihtiyaç vardır.
Şimdi ise transistörün üstünlüklerine bakalım;
- Oldukça küçüktür ve daha az enerji harcar.
- Çok daha uzun çalışma ömrüne sahiptir.
- Her an çalışabilme özelliği vardır.
- Çalışma voltajları çok düşüktür, Pille bile çalışma özelliğine sahiptir.
- Lambalar gibi, patlama ve kırılma özelliğine sahip değillerdir.
- Üretimi ucuz ve kolaydır.
Yorumlar
Yorum Gönder